10 Mayıs Cuma 2024
1 yıl önce

Nedim Şener-Sedat Peker polemiğinde eski TİT’çi Semih Tufan Gülaltay da topa girdi: 'Ucuz iftiracı, FETÖ Mafya Sedat’

Geçtiğimiz günlerde Nedim Şener için, "Radarımdasın" diyen Sedat Peker'e Nedim Şener, "Namuslu gazeteciler kimseden korkmaz" cevabını vermişti. Sedat Peker, yönettiği Deli Çavuş adlı hesaptan yaptığı dünkü paylaşımında Nedim Şener polemiğini bitirecek açıklamalar yaptı. "SEN NAMUSLU ADAMSIN. PARA İÇİN RUHUNU SATMADIN" Peker, yeni paylaşımında gazeteci Nedim Şener için, "15 temmuz gecesinin hatırı var. Sen namuslu adamsın. Para için ruhunu satmadın" ifadelerini kullandı.  1996 yılında gerçekleşen Akın Birdal suikastinin faili olarak tanınan ve Türk İntikam Tugayları (TİT) grubunun kurucusu Semih Tufan Gülaltay, Sedat Peker Nedim Şener polemiğinde topa girdi.  "HANİ ONU DA REZİL EDECEKTİN? UCUZ İFTİRACI" Twitter hesabından paylaşım yapan Gülaltay, "SedatPeker ,güya NedimŞener'i de tehdit etti.Hep söylediği gibi "söz namus" dedi? Adamın açığı olmadığı için FETÖ mafya Sedat'a ağır karşılık verdi. Sedat hemen sindi.. "Nedim Şener sana ses etmiyorum" dedi. Hani onu da rezil edecektin? Ucuz iftiracı!" ifadelerini kullandı. 

1 yıl önce

Erk Acarer suç örgütü elebaşı Sedat Peker’i tiye aldı: “Botokslu, elma yanaklı”

Erk Acarer sosyal medya hesabı Twitter’dan sözcülüğünü yaptığı Sedat Peker için, “Demirin tuncuna, insanın piçine, mafyanın elma yanaklı, botokslusuna kaldık.” dediği ortaya çıktı.

1 yıl önce

Sedat Peker'in FETÖ'ye 'zarif' selamı: Hiçbir cemaati hedef almadım hakim bey

Bir dönem yurtdışından MOSSAD kontrolünde attığı videolarla konuşulan Sedat Peker'in Ergenekon tertibi dönemindeki tutumu gündemde. Konu, bir Twitter sohbetinde Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in “Sedat Peker'in Ergenekon davasındaki savunmasını okursanız orada Fetullah Gülen'e zarafetli selamları, göndermeleri olduğunu görürsünüz.” sözleri üzerine konuşulmaya başlandı.  FETÖ'nün devleti tamamen ele geçirmek için kurduğu kumpaslardan Ergenekon'da, suçlamalara dayanak için organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker gibi isimler dosyaya monte edilmişti. Ergenekon duruşmalarında Vatan Partililer en baştan itibaren dosyanın bir ABD/FETÖ tertibi olduğunu, Vatan Partisi'nin, TSK'nın, yurtseverlerin hedef alındığını açıkladı. Hem diğer sanıkları hem Türk kamuoyunu uyardı. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, FETÖ'cü hakimlerin yüzüne “Bizim çıktığımız koğuşlara siz gireceksiniz” dedi. Öyle de oldu. Peker'in davadaki savunmalarında FETÖ'den bahsetmemesi bütün sanıkların dikkatini çekti. Kumpas suçlamalarına herhangi bir mahkemede yargılanır gibi yanıtlar verdi. FETÖ'ye dokunmadı. Aksine, yaptığı hiçbir çalışmanın 'herhangi bir cemaati' hedef almadığını üzerine basa basa söyledi.  Peker, Ergenekon davasında 22 Nisan 2013'te esasa ilişkin son savunmasını yaptı. Hakkındaki suçlamalardan biri 'Öztürkler' isimli haber sitesini 'Ergenekon terör örgütü' amaçları doğrultusunda kurduğuydu. Savunmasında böyle bir örgütün varlığını reddetmeyerek heyete mesaj veren Peker, bir anlamda davayı meşru saydı. Sadece 'Ak Parti ya da herhangi bir dini cemaatle ilgili aleyhe haber olmadığını' söyledi. Böylece tertibin sahibi olan 'cemaate' selam yolladı. 'SAÇ TELİ KADAR MÜMKÜN DEĞİL' Hatta tezini şöyle savundu: “Sayın başkanım mesela şöyle bir şey olmuş olsa 10 sene sonra diyelim ki, Ak Parti iktidardan gitse fikirleri çok sert olan, uçlarda dolaşan bir partiler diyelim ki iktidara gelmiş olsa, deseler ki 'Ya Sedat Peker sen bir tane internet sitesi açmışsın. Sen bu internet sitesinde neden hiç Ak Parti ile ilgili cemaatlerle ilgili veya milliyetçi muhafazakar dünya görüşüne sahip insanlarla ilgili 8, 10 senede Allah rızası için bir tane insan aleyhte haber yapmaz mı deseler... Bu belki kanuni değildir, bu da vicdani değildir ama bir saç teli kadar insan düşünür ya der ki; e böyle bir soru sorulabilir der. Ama biraz önce anlatmış olduğum Sayın Savcılarımızın mütalaaya Öztürkler internet sitesinin suçlayıcı amaçla koyması inanın ki efendim saç teli kadar bile mümkün değildir.” 'BALYOZCULAR GİBİ DEĞİLİM' ŞERHİ 27 Ocak 2012 tarihli, tutuklandığı duruşmada da, mahkeme heyetini cemaatlere asla karşı olmadığı konusunda ikna etmeye çalışıyor. Peker, “Saygıdeğer Başkanım, bizim burada yargılanmış olduğumuz terör örgütü amaç olarak ihtilale zemin hazırlamak, ihtilal gerçekleştikten sonra da dindar, inançlı kesime yönelik bu ihtilalin olması yönünde kamuoyunda bir algı var ve bu şekilde kabul ediyor.” diyerek Balyoz davasındaki sözde darbe belgelerinden örnekler veriyor. Peker böyle bir 'yapının' içinde olamayacağını “Saygıdeğer Başkanım 1980 senesinin sonlarında cennet mekan Seyit Raşit Muhammed Erol Hocamızın Adıyaman’dan Ankara Pursaklar’a geldiğine daha orda ki külliye inşaatı başlamadan hayır duasını almak için ziyaret etmiştik, tövbe almıştık.” örneğiyle anlatıyor. 'CEMAATLERİN HİZMETLERİYLE İLGİLİ OLUMSUZ DÜŞÜNCEM YOK' Peker'in FETÖ ile özdeşleşen 'hizmet' kavramına gönderme yapması da dikkat çekiyor: “İddia edilen böyle bir yapının mana aleminde bakıldığında, benim üyesi olabilmem ne akla, ne mantığa ait değildir. Saygıdeğer Başkanım, daha öncede söylemiştim; huzurda bulunan sanıkların birçoğu ayrı ayrı dünya görüşüne sahip insanlar. Yani burada söylenen bir şey bir kişi tarafından bu şekilde algılanmayıp sanki bütün sanıkların ortak fikriymiş gibi algılanıyor. Mesela hayata bakış açılarından dolayı bazı sanık arkadaşlar dini cemaatlerle veya bu cemaatlerin hizmetleriyle ilgili olumsuz düşünceleri olabiliyor. Ancak şahsımın ve burada bulunan başkaca başka bazı sanık arkadaşlarımızın bu yönde bir düşüncesi yoktur. Bunu söylememin sebebi davamızla ilgili olmasa da sadece şerh olarak düşmektir. KAMERA KARŞISINDA 'EFELENDİ': FETÖ'CÜLERİN ÖNÜNDE SÜT DÖKMÜŞ KEDİ Peker'in Ergenekon duruşmalarında FETÖ'cü hakimler karşısındaki saygılı duruşu ile son günlerde gündeme gelen videolarındaki tavır farkı dikkat çekiyor. Duruşmalarda 'sayın', 'saygıdeğer', 'efendim' kelimelerini dilinden düşürmeyen Peker, takım elbisesi ve kıravatıyla sakin bir uslupla hakkındaki suçlamalara yanıt veriyor. 'AYRİYETEN SAYGIYI HAK EDEN İNSANLARSINIZ' Peker 21 Mayıs 2009 tarihli duruşmadaki savunmasında FETÖ heyetine övgüler diziyor: “Şimdi efendim dikkat ederseniz hem ben hem diğer sanıklar sizin karşınıza geldiğimiz zaman mütemadiyen kıyafetimize, konuşmalarımıza, hitabetimize, davranışımıza dikkat ediyoruz çünkü siz kanunu temsil ediyorsunuz, siz kanun adamısınız. Şahsınız ayriyeten saygıyı hak eden insanlarsınız. Kanun ne demiş, emir vermiş; 'Sedat Peker huzura getirilsin.' Geldik huzurdayız diyebilecek bir şeyimiz yok.” Peker savunmasını şu nazik ve düşünceli üslupla bitiriyor: “Savunmamı bu şekilde efendim sonlandırıp yüksek mahkemenizin, sayın savcılığın ve diğer sanıkların soracağı sorular varsa onlara da hazır olduğumu saygılarımla arz ediyorum.” 'SAYIN SAVCILIK DEDİYSE DOĞRUDUR' FETÖ'cü savcı Mehmet Ali Pekgüzel, savunmasının ardından Peker'e sorular yöneltti. Sorulardan biri Veli Küçük'ün ajandasında bulunduğu iddia edilen notlardı. Bunun üzerine bazı açıklamalar yapan Peker önce itiraz etmeye çalışıp sonra savcılığa hak veriyor: “Yani bunların terör örgütü kapsamında değerlendirilmesini ben kendimce doğru bulmuyorum. Ama tabi sayın savcılık böyle buluyorsa doğrudur, o şekilde kabul görmüştür.” AYDINLIK GAZETESi 90'LARDAN BERİ İŞARET EDİYOR Aydınlık 18 Şubat 2001'de 'İhaleler, akrabalıklar, Yılmaz, Peker' başlıklı haberinde Sedat Peker'in ilişkilerini yazmıştı. Haberde Aydınlık'a bilgi veren bir kaynak Peker'in Fetullah Gülen ve Mesut Yılmaz'a yakınlığına dikkat çekiyor: “Peker, Fethullah Gülen'e de Mesut Yılmaz'a da yakın durmaya özen gösterdi. Fethulah Gülen'in Emniyet'teki adamlarından çok kolaylık gördü. Karşılığında da onları, Antalya'daki yazlıklarında ağırladı. Yaz tatilini Peker'in villalarında geçiren çok emniyetçi vardır.” Haberin ardından Peker, Aydınlık'a açıklama gönderdi. Haberdeki bazı iddiaları yalanladı. Yalanlamalar içinde Fetullah Gülen ve FETÖ emniyetçileri hakkındaki bilgiler yoktu. Aydınlık 19 Temmuz 1998'de de Peker'in dershane ve özel okul işleterek imaj düzeltme çabalarını kapak yaptı. Haberde, Peker'in satın aldığı Yunus Emre Koleji'ne Fetullahçıları öğretmen aldığı, bunun üzerine öğrenci sayısında da düşüş yaşandığı anlatıldı. 'ZAMAN GAZETESİ'Nİ BELİMİZİN ALTI HİZAYA KOYMAZDIK' Suç örgütü lideri Sedat Peker’in video yayınlamaya başladıktan sonra kapatılan kişisel internet sitesinde, FETÖ’ye yönelik yazısı olduğu ortaya çıktı. Peker yazısında bir dönem sırf Fetullah Gülen’in yazıları çıkıyor diye Zaman Gazetesi'ni bel altında hizaya koymadıklarını söyledi. Peker bir dönem sahip olduğu Ses Dershanesi ve Yunus Emre Koleji'nde FETÖ'cü öğretmenleri çalıştırdığını da burada itiraf etti. Yazıdan bazı bölümler şöyle: “Paralel yapıya gönül vermiş bazı genç arkadaşlarımız, benim geçmiş yıllardaki hizmet hareketine yakın olduğuma inanmadıklarını söyleyerek böyle bir şeyi kanıtlarsam hizmet hareketinden ayrılacaklarını söylemişler. (...) Benim hizmet hareketine sevgi duyduğum destek verdiğim yıllarda, son yıllardaki gibi cemaate zenginlik ve makam bulaşmamıştı. “Ayrıca şimdi hatırladığımda kendimize kızdığım ve güldüğüm birçok saçma huyumuz da vardı. Biz Fethullah Gülen'in Zaman Gazetesi'nde her gün farklı isimlerle yazılar yazdığını bildiğimizden, biz Zaman Gazetesi'ni belimizin altında hizaya koymazdık. Biz hizmet hareketini ve onun liderini bir gün Birleşik Türk Devletleri’ni kuracak kadroları yetiştiren bir cemaat olarak görüyorduk.   'KORUMAMI ÜZERLERİNDEN EKSİK ETMEDİM' “Yaşıtlarım henüz üniversite öğrencisiyken ben Yunus Emre kolejlerinin, Ses dershanelerinin sahibiydim. Her iki eğitim kurumunda olan öğretmenlerin profili incelendiğinde yarısının ülkücü, yarısının da cemaat kökenli olduğu görülecektir. 1990’lı yıllarda hizmet hareketinin hem burs, hem kurban, hem de himmet toplantılarına benim adıma katılanlar, genç iş adamları arasında her zaman birinci olurlardı. Toplantılara katılan arkadaşların benim adıma katıldığını zaten üst kademenin hepsi biliyordu. Sadece bunlar mı? Sokaklarda ve mekanlarda rahat bir şekilde tebliğlerde bulunabilsinler diye korumamı hiçbir zaman üzerlerinden eksik etmedim.” ÖRGÜTÜN DERGİSİ AKSİYON’A RÖPORTAJ Peker'in FETÖ'nün dergisi Aksiyon'a röportajı da dikkat çekici. 11 Nisan 2011 tarihli röportaj beklenmedik bir isim üzerinden 2019'da gündeme geldi; FETÖ'cü Adem Yavuz Arslan. Röportaj Peker'in, Ergenekon davasında tutuksuz, hakkındaki diğer davalarda tutuklu yargılandığı dönemde yapıldı. Dergi'ye avukatı aracılığıyla yanıt gönderdi. Röportajı yapan da 15 Temmuz'dan sonra FETÖ'den tutuklanan ve hapis cezası alan Haşim Söylemez... SICAK YORUMLAR Röportajın girişinde Söylemez'in Peker hakkında övgü dolu ifadeleri yer alıyor: “Sedat Peker, ‘yeraltı dünyası’ ile özdeşleşmiş isimlerden biri. Yakınlarına göre o ‘iyi kalpli bir baba’. Bu yüzden, ‘Reis’ lakabının, milliyetçi duruşundan ziyade muhtaçların yardımına koşmasından kaynaklandığı söylenir. Peker, genç yaşına rağmen ‘başından büyük’ işlere bulaştı. (...) Cezaevi sürecinin hayatını ciddi anlamda değiştirdiğini söylüyor. Zamanında yanlışlar yaptığını, hatta bazen şımardığını kabul edip artık aynı hataları tekrarlamayacağını vurguluyor. “Satır aralarında iç muhasebesine dair bilgiler verirken, bazı kritik olaylara da ışık tutuyor. Bunların başında Devrimci Karargâh davasında yargılanan eski emniyetçi Hanefi Avcı hakkında söyledikleri geliyor.” 'TUTUKLAMALARI GERÇEKTEN ÖNEMLİ BULUYORUM' Peker “Ergenekon davasına nasıl bakıyorsunuz? Bu dava Türkiye için bir avantaj mı dezavantaj mı?” sorusuna şu yanıtı verdi:  “Gelişmiş tüm ülkelerde bu tip dava süreçleri yaşanmış. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde bu davaların yaşanması kaçınılmaz. Son zamanlardaki tutuklamaları gerçekten önemli buluyorum. Gazeteci kisvesi altında kitleleri birbirlerine düşman etme ve ülkeyi yaşanmaz hâle getirme amacı taşıyan bürokrat ve gazetecilerin tutuklanmalarını gerçek dava olarak görüyorum. Şunu unutmamalıyız; elinde silah olan biri en fazla 5-10 kişiyi öldürebilir. Ancak elindeki kalemini silah olarak kullanan kişi kitleleri birbirine düşman edip birçok kişinin ölümünden sorumlu olabilir.” 'MİSAFİR SANIĞIM' “Ergenekon İddianamesi’nde size yöneltilen suçlamalar hakkında ne diyorsunuz?” sorusu üzerine “Dava devam ettiği için buna cevap vermem hukukken doğru olmaz. Ancak bütün herkesin ortak görüşü davaya hasbelkader takıldığım yönünde. Ben kendimi bu davada misafir sanık olarak görüyorum.” diyor. 'MAHKEMEDE ANLATACAĞIM' Sonrasında eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı ile ilgili iddialarda bulunan Peker, Avcı'nın kendisine bazı itirafçıları teslim ettiğini, onların kirli işlerde kullanıldığını öne sürdü. Peker “Tüm bunları ve başka birçok şeyi mahkemede anlatacağım. Savcılık da üzerine düşeni yapacaktır.” dedi. “Ergenekon savcısına bilgi vermek istediğiniz doğru mu? Bu bilgilerin muhtevası nedir?” sorusu üzerine Peker şunları söyledi: “Hanefi Avcı ve itirafçı ekibiyle ilgili mahkemede açıklamalarda bulunacağım. Zaten savcılığın bunun üzerine otomatik olarak harekete geçeceğini düşünüyorum. O zaman kendisi (Avcı) zannederim Ergenekon üyeliğinden değil yöneticiliğinden yargılanacaktır.” 'NURSİ'NİN GELENEĞİNDEN DEĞERLİ ALİMLER' Bir soru da şöyle: “Bazı internet sitelerinde uzun tarih değerlendirmeleri ile İslam - tasavvuf ve tarikatlara ilişkin yazılarınıza rastlıyoruz. Nihal Atsız’ın Türkçü fikirleri ve duruşundan sonra başka bir senteze doğru mu kaydınız?” Peker burada FETÖ'ye Said Nursi üzerinden göz kırpıyor: “Beni eskiden beri tanıyan herkes, gençliğimin ilk yıllarında Necip Fazıl Kısakürek üstadın, büyük dava adamı Mehmet Akif Ersoy’un, Nihal Atsız hocanın ayrıca Bediüzzaman Said Nursi’nin ve o geleneği takip eden değerli âlimlerin etkisinde kaldığımı bilir.” 2010 HALK OYLAMASININ 'EVET'ÇİSİ Peker röportajda, FETÖ'nün özellikle yargıda güçlenmesine yol açan 12 Eylül 2010 halk oylamasında 'evet' oyu çıkması için cezaevinde bulunan tutuklulara yönelik çalışmalarını da övünerek anlatıyor. Röportajın sonunda derginin o zamanki Genel Yayın Yönetmeni Bülent Korucu'nun değerlendirmesi de yer alıyor. “Peker’in konuşması neden önemli?” diyen Korucu, okurları Peker'in samimiyetine ikna etmeye çalışıyor: “Kendine yeni bir hayat kurmak, geçmiş hatalarından ders almış biri olarak yeniden başlamak istediğini söylüyor. (...) Kendi el yazısıyla gönderdiği cevapların bir kısmı beni şaşırttı. Söz konusu kısımlar sözlerinin samimi olabileceğine dair kanaatimi artırdı.” 'ULUSALCININ ATATÜRKÇÜNÜN SOSYALİSTİN SELAMI EKSİK OLSUN' SEDAT Peker'e “Silivri’de manevi olarak bir değişim yaşadığınızı duyuyoruz. Eğer öyleyse bu durum, ulusalcı-Atatürkçü-sosyalist çizgideki diğer tutuklularla ilişkinizi nasıl etkiliyor?” sorusu soruluyor. Yanıtı şöyle: “Benim çizgimin ne olduğunu herkes gibi buradakiler de bilir. Sağ olsunlar şahsıma herkes tarafından sevgi, saygı gösterilmekte. Ancak sizin dediğiniz gibi bir düşünceye bürünenin sevgisi de, saygısı da, selamı da eksik olsun.” 'ÇOCUKLARIMI HİZMET EVLERİNDE YETİŞTİRDİLER' Peker, Cumhurbaşkanı'yla fotoğrafı nedeniyle FETÖ'cüler tarafından 'mafya babası' diye anılmasının üzerine Twitter hesabından açıklama yapmıştı. Kendisini eleştiren FETÖ'cülere sitem eden Peker'in 14 Haziran 2015 tarihli paylaşımları şöyle: “Hocaefendiye abi bir şey olursa cemaate kim abilik yapar diye düşünüldüğünde akla gelen isimlerden ilk birkaçı olan kişiler, ben eğer ki mafyaysam benimle niye görüşmüşler Emre Uslu. “Benimle görüşmeye gelen isimleri söylememem benim kalitemdir. Ancak beni yalancılıkla suçlarsan isimlerini açıklamak zorunda kalırım. “Eğer ki ben mafyaysam benim çocuklarımı hizmet evlerinde niye yetiştirdiler Emre Uslu. “Eğer ki ben mafyaysam 92 yılından itibaren düzenli olarak benden neden himmet, kurban, burs adı altında astronomik bağışlar kabul ettiniz. “Eğer ki ben mafyaysam hocaefendinin isminin yazdığı ve sadece 10 tane olan altın saatten bana neden hediye yolladınız Emre Uslu. “Eğer ki ben mafyaysam Kimse Yok Mu Derneği'ne benim kundaktaki çocuğum adına gönderdiğim yüklü bağışları neden kabul ediyordunuz Emre Uslu. “Eğer bunlar yetmediyse sana sabaha kadar ıspatı kesin maddeler yazabilirim. Anladın mı Emre Uslu.” Peker bundan 5 yıl sonra, yurtdışına kaçarak, MOSSAD kontrolünde yayınladığı videolardan birinde saat iddiasını FETÖ'cüler arasında tartışma yaratmak için attığını öne sürdü. Ancak FETÖ ile ilişkisine dair diğer itiraflarını yalanlayamadı. FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in avukatları saat konusunu yalanlasa da diğer konularda hiçbir açıklama yapmadı.

1 yıl önce

Sedat Peker, Yılmaz Özdil’i maaşa bağlamış! Atatürkçü yazar nasıl mafya reklamcısına dönüştü?

Türk milleti ve devleti aleyhine olan her oluşumun içine balıklama atlayan Yılmaz Özdil bu defa da mafya reklamcılığına soyundu. Atatürkçülük maskesinin ardına gizlenerek PKK ve FETÖ başta olmak üzere Türkiye aleyhine olan her konuda fikir beyan eden Özdil, Türk milletine ‘bidon kafalılar’ diyerek de hakaret etmişti. ‘ATATÜRK’ KİTABIYLA DOLANDIRICILIK Yılmaz Özdil’in yazdığı Mustafa Kemal isimli kitabın özel serisi 1881 adet basılarak 2 bin 500 liradan satışa sunulmuştu. Kırmızı Kedi Yayınevi’nin Twitter hesabından atılan tweetle reklamı yapılan kitabın fahiş fiyatı sosyal medyada her kesimden büyük tepkiyle karşılanmıştı. Sosyal medya kullanıcıları kitabı “Atatürk istismarı” olarak yorumlamış, Özdil’e tepki yağdırmıştı. KAÇAK VİLLASI YIKILINCA İNTİKAM PEŞİNE DÜŞTÜ CHP’li belediyelere kitap satarak yıllarca büyük paralar kazanan ve Bodrum Bitez’de kendisine kaçak villa yaptıran Özdil, villasının kaçak bölümlerinin yıkılması üzerine AK Parti düşmanlığında farklı bir boyuta geçmişti. Özdil’in kaçak villasının ticari alanda kalmasına rağmen ‘konut’ olarak inşa edildiği, 142 metrekare ruhsatı olan villanın kaçak inşaat faaliyeti ile 310 metrekareye çıkarıldığı belirlenmişti. Temiz toplum söylemleriyle okuyucularını dolandıran Özdil’in hem fahiş fiyattan CHP’li belediyelere kitap satması hem de Bodrum’da yaptığı kaçak villa aslında onun karakterini de gözler önüne seriyordu. YENİ İŞİ MAFYA REKLAMCILIĞI Son dönemlerde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu hakkında sert eleştiriler yaptığı için CHP’li belediyelerden bahşişi kesilen Özdil, çareyi mafya reklamcılığı yapmakta buldu. Yıllardır uyuşturucu ticareti ve çete faaliyetlerinden para kazanan organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in reklamcılığına başlayan Özdil, yıllardır savunduğu ilkeleri bir anda para uğruna satıverdi. ‘MAAŞA BAĞLANDI’ İDDİASI CHP’li belediyelerden Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla geliri kesilen Özdil’in Sedat Peker tarafından maaşa bağlandığı medya kulislerinde uzun süredir konuşuluyor. Geçtiğimiz yıl Uğur Dündar’ı Sezgin Baran Korkmaz’dan para aldığını açıklayan Yılmaz Özdil, Dündar tarafından sert sözlerle hedef alınmıştı. Medya kulislerinde Sedat Peker’in Yılmaz Özdil’i hatırı sayılır bir para karşılığı maaşa bağladığı ve yayınladığı mesajların CHP tabanına yayılması için kendisi ile anlaşma yaptığı herkesin dilinde. Peker’in Özdil ile birlikte en az 5 gazeteciye adamları vasıtasıyla aylık para gönderdiği de iddialar arasında.

1 yıl önce

Sedat Peker’in Beykoz’daki mülkü ‘Milli Parklar ve Bahçeler’e devredildi: Hayvanat bahçesi yapılacak

Türkiye Cumhuriyeti’ne FETÖ argümanları ile türlü iftiralar atan firari organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in İstanbul Beykoz’daki evi, “Milli Parklar ve Bahçeler”e devredildi. İddiaya göre Peker’in, Beykoz Korusu’nun sınırları içinde yer alan ve “tek mal varlığım” dediği konut için hayvanat bahçesi yapılacak.

1 yıl önce

Organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in gündeme getirdiği Mine Tozlu Sineren kimdir? Hakkındaki iddialar: Dolandırıcılık, 2 yıl işlem yasağı…

Hakkında piyasa dolandırıcılığı iddiası nedeniyle suç duyurusunda bulunulan ve 2 yıl boyunca işlem yasağı getirilen Marka Yatırım Holding’in patronu Mine Tozlu Sineren hakkında SPK şirketin zarara uğratılması ve finansal tabloların gerçeği yansıtmaması iddiasıyla suç duyurusunda bulunma kararı almıştı. Karar gereğince şirket yönetiminde olan diğer kişiler hakkında da suç duyurusunda bulunulmuştu. Çanakkale’de doğup büyüdüğü öğrenilen Mine Tozlu Sineren’in iş hayatına finans sektöründe başladığı öğrenildi. Mine Tozlu Sineren’in ardından Capitol Alışveriş Merkezi’nde Halklar İlişkiler Müdür Yardımcısı görevini üstlendiği ve sonrasında ise birçok şirkete danışmanlık yaparak bilinir hâle geldiği duyuldu. 2017 ve 2018 yıllarında yapılan işlemlerde piyasa dolandırıcılığı yapıldığını tespit eden SPK, 15 kişi hakkında “Piyasa Dolandırıcılığı” suçu kapsamında işlem yapılmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunma kararı aldı. MİNE TOZLU SİNEREN DOLANDIRICI MI? Şirketin patronu olan Mine Tozlu Sineren, eşi İbrahim Sineren, Serhan Türkoğlu, Serdar Mendi, Gökhan Karatün, Nurullah Karahan, Atilla Altay, Onur Altın, Oktay Argındoğan, Onur Ateş, Volkan Atmaca, Sezen Göksügür, Abdurrahman Sinanoğlu, Ayşe Öztürk, Can Serkan Karatün hakkında 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 107/1 maddesi kapsamında suç duyurusu yapıldı. SPK tarafından yapılan suç duyurusunda, Mine Tozlu Sineren ve ekibi hakkında işlem bazlı piyasa dolandırıcılığı suçunun maddi unsuru “sermaye piyasası araçlarının alım ve satımını yapmak, emir vermek, emir iptal etmek, emir değiştirmek veya hesap hareketleri gerçekleştirmek” suçlaması yapıldı. 2 YIL İŞLEM YASAĞI Ayrıca yukarıdaki isimlere ek olarak Erkan Öztop’la birlikte 16 kişi hakkında Marka Yatırım Holding hissesinde 2 yıl işlem yasağı getirildi. ETKİN PİŞMANLIK HATIRLATMASI Sermaye Piyasası Kurulu suç duyurusunda bulunduğu şahısların etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabileceğini, bunun için de 15 kişinin beş yüz bin Türk Lirası’ndan az olmamak üzere, elde ettiği veya elde edilmesine sebep olduğu menfaatin iki katı miktarı parayı Kurul kararından itibaren 15 gün içinde; Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın e-tahsilat hesabına “6362 sayılı Kanunun 107/3 maddesi kapsamında etkin pişmanlıktan yararlanma karşılığı Hazineye ödenmesi gereken tutar” açıklama notu ile ödemesi ve aynı süre içinde Kurula ilgili belgeleri iletmesi gerektiğini hatırlattı. BANKA SATIN ALACAĞI SÖYLENİYORDU Marka Yatırım Holding’in patronu Mine Tozlu Sineren geçtiğimiz yıllarda TMSF’ye niyet mektubu yazdığını ve Türk Ticaret Bankası’nı satın alıp atom bank modeli ile büyümelerini sürdüreceklerini söylemişti. Ancak açıklamanın üzerinden yaklaşık 4 yıl geçmesine rağmen banka satın almaya ilişkin bir hamle gerçekleştirilmedi.

1 yıl önce

Mine Tozlu Sineren suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in eski arkadaşı çıktı

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1563881208437776385?s=21&t=8qVZv-nz_UuOJ7e_NWx6DQ Organize Suç Örgütü elebaşı Sedat Peker’in Deli Çavuş adlı sosyal medya hesabından yaptığı son paylaşımlar gündemde. Sedat Peker, eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu ve kız kardeşi Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu ve Cumhurbaşkanlığı danışmanlarından Serkan Taranoğlu adının geçtiği rüşvet çarkı yalanlarını gündeme taşıdı. https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1563840286983426048?s=21&t=8qVZv-nz_UuOJ7e_NWx6DQ Paylaşımların kaynağı ise Marka Yatırım Holding'in sahibi Mine Tozlu Sineren’di. CHP’nin kanalı Halk TV’de yayına çıkan Mine Tozlu Sineren, Sedat Peker'in iddialarını doğrulayarak, "Sedat beyi çok eskiden tanırım ama birkaç seneden beri konuşmuyoruz. Bu bilgileri nereden öğrendi çok şaşırdım" dedi ama öncesinden ve yakından tanıştıkları da ortaya çıkmış oldu. Bu iddialar gündem olunca özellikle muhalif medyada ve sosyal medya mecralarında savcıları göreve çağıran paylaşımlar yapıldı. Mafya’nın yalanlarına siyasi destek Sosyal medya hesabından açıklamada bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, konuya ilişkin parti örgütlerinin pazartesi günü suç duyurusunda bulunacağını duyurdu.

1 yıl önce

Firari uyuşturucu mafyası Sedat Peker, CHP ve Ünsal Ban’dan kadın istismarı

Türkiye’nin yeni Fuat Avni’si Sedat Peker’in FETÖ’den aldığı kurmaca belge ve bilgilerle Türkiye Cumhuriyeti aleyhine faaliyetleri devam ediyor. CHP ve İYİ Parti başta olmak üzere 6’lı masadan da destek alan firari uyuşturucu mafyası Sedat Peker’in son yayınladığı video izleyenleri dehşete düşürdü. CHP’NİN ‘KADIN’ HASSASİYETİ İktidara gelmek uğruna tüm ahlak kuralını gözardı eden CHP’nin gaz verdiği firari uyuşturucu mafyası Sedat Peker’in AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu ile ilgili paylaştığı video, boşanma aşamasındaki eşi Ünsal Ban’ın nasıl bir kişilik olduğunu gözler önüne serdi. https://twitter.com/ferityusufoglu_/status/1563613134035853312?s=21&t=XzaHVelrdJlYau7IRI7Fgg AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu ile boşanma aşamasındaki eşi Prof. Dr. Ünsal Ban arasında geçen ve Ban tarafından gizlice çekilip kendisine gönderilen bir videoyu, ‘’Deli Çavuş’’ adındaki Twitter hesabından paylaşan Peker’in en büyük destekçisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu oldu. ‘KADIN’ KONUSUNDA SABIKALI CHP PEKER’E HAK VERDİ Uyuşturucu, cinayet, gasp, haraç ve çete gibi suçlardan sabıkalı olan Sedat Peker’in her iddiasına sahip çıkan ve sosyal medyada köpürten CHP, eşi tarafından dolandırılan ve siyasi çevresi istismar edilen AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nun  videosu üzerinden kadına bakışını da bir kez daha ortaya koydu. Yüzlerce kadının tacize, tecavüze ve şiddete uğradığı CHP’de sapıklar el üstünde tutulmaya devam ediliyor. Şiddete ve tacize uğrayan kadınların genel merkeze ulaştırdığı şikayetleri sümen altı eden CHP yönetiminin kadın konusundaki duyarlılığı, firari uyuşturucu mafyası Sedat Peker’in yayınladığı son görüntü ile bir kez daha kanıtlandı. ”İKİNİZ DE PARA KAZANACAKSINIZ DİYE BENİ YAKIYORSUNUZ” Görüntülerde, Ünsal Ban’ın kendi ismini kullanarak çevirdiği işlerden dolayı bunalıma giren Taşkesenlioğlu’nun, ‘’İkiniz para kazanacaksınız diye beni yakıyorsunuz ya.’’ dediği duyuluyor. Eşinin geçirdiği sinir krizinin görüntüsünü çekip firari uyuşturucu mafyası Sedat Peker’e gönderen Ünsal Ban hakkında tek kelime etmeyen CHP trollerinin ‘mağdur kadına yüklenme’ alışkanlığı yine devam etti. https://twitter.com/haber/status/1563873060729589764?s=21&t=XzaHVelrdJlYau7IRI7Fgg

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 13 14